“ABD, Rojava’da bir Kürt devletinin kurulmasini desteklemiyor”
PeyamaKurd - ABD'nin eski IŞİD karşıtı uluslararası koalisyon nezdindeki temsilcisi William Robak, ABD’nin Rojava’da bir Kürt devletinin kurulmasını desteklemediğini iddia etti.
William Robak Şarkul Avsat’a yaptığı röportajda, Rojava’daki durumun Kürdistan Bölgesi’nden farklı olduğunu belirterek şu ifadelere yer verdi:
“Bölgede bir Kürt devletinin kurulmasını desteklemiyoruz. Bunun (kurulması için çalışmanın) yapıcı bir yaklaşım olacağına da inanmıyoruz. IŞİD Karşıtı Uluslararası Koalisyon, IŞİD’ı yenmek için geldi ve DSG bunu verimli bir şekilde yapıyor. Bölgedeki Suriyelilere bir miktar insani yardımda bulunduk. Özerk Yönetim’e bağlı yerel meclislere çalışmalarını iyileştirmeleri konusunda yardımcı olduk. (Askeri olarak) Suriye'nin kuzeydoğusunu kontrol etmek için değil, DSG'nin IŞİD’a karşı rolünü güçlendirmek için yardım sağladık.”
Rojava’daki durumu, terör örgütü IŞİD karşıtı Uluslararası Koalisyon’un ve Demokratik Suriye Güçleri (DSG) rolünü iyi bilen ve Kürt-Kürt diyalogunun desteklenmesine katkıda bulunan Robark, bölgedeki durumun Irak'ın Kürt bölgesinden farklı olduğunu söylüyor.
“DSG’ye Türkiye ve PKK uyarısı”
Robark, Washington'ın Fırat'ın doğusu ile ilgili ‘niyetlerini’ açıklamak için Türkiye ile görüştüğünü belirterek, Demokratik Suriye Güçleri’ne (DSG) her zaman bölgede Türkiye’yi kışkırtacak eylemlerden uzak kalmaları çağrısında bulunduklarını belirtti.
Robark açıklamasında DSG’ye bazı tavsiyelerde bulunduklarını dile getirerek sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“DSG’ye her zaman, IŞİD’e karşı mücadelede ABD ve Uluslararası Koalisyon ile ilişkileri sürdürmesi, Suriye'nin kuzeydoğusunda güvenliğin sağlanması, Türkiye'ye karşı herhangi bir kışkırtıcı harekette bulunulmaması ve bir devlet kurmak veya belirli bir ideoloji ya da (PKK lideri Abdullah Öcalan’a atıfta bulunarak) Öcalan’ın posterlerini kullanmak gibi güven eksikliği yaratan girişimlerden kaçınması tavsiyelerinde bulunduk.”
ABD’nin aynı zamanda DSG’yi, PKK’nin bir parçası olarak görmediğini dile getiren Robark, “Onları (DSG) IŞİD’e karşı verilen mücadelenin bir parçası olarak görüyoruz” dedi.
“ABD ve DSG’nin bölgedeki etkinliği”
DSG, Suriye'nin toplam alanının (185 bin kilometre kare) yaklaşık dörtte birini, doğal kaynakların, petrol ve gazın yüzde 80'ini ve ülkedeki en büyük barajları kontrol ediyor. Polis ve güvenlik güçleri dahil yaklaşık yüz bin savaşçısı var.
ABD, özellikle Rojava’da çok sayıda merkez ve üsse konuşlanmış durumda. Suriye-Ürdün-Irak sınırının birleştiği noktada yer alan et-Tanf üssünde de askerleri bulunuyor. IŞİD Karşıtı Uluslararası Koalisyon’daki bazı ülkeler, gözetleme ve hava bombardımanları dahil olmak üzere çeşitli şekillerde operasyonlara katkıda bulunuyor.
“ABD’nin Suriye’deki 5 hedefi”
Robak’a göre ABD, Suriye'deki hedeflerini beş yıl önce belirledi. Bu hedeflerin ilki, IŞİD’i yenmek ve yeniden ortaya çıkmasını engellemek. İkincisi, BM Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2254 sayılı kararının uygulanması sürecini desteklemek. Üçüncüsü, İran'ı Suriye'den çıkarmak. Dördüncüsü, (Suriye Devlet Başkanı Beşşar) Esed rejiminin kitle imha silahlarını kullanmasını engellemek ve elindeki kimyasal silahları imha etmek. Beşincisi ise insani krize müdahale etmek ve Suriye halkının yurtiçinde ve dışında çektikleri sıkıntıları hafifletmek.
Robak’a göre ABD’nin elinde, Suriye'de bu ‘hedeflere’ ulaşmak için yeterli miktarda ‘belge ve araç’ var.

Yorumlar (0)
Henüz yorum yok. İlk yorumu siz yazın!
Yorum Yazın