Imamoglu’ndan Bahçeli’ye "Öcalan" yaniti
PeyamaKurd - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Meclis'teki grup toplantısında çözüm sürecine dair yaptığı açıklamada Öcalan'a çağrı yaparak "Meclis’e gelsin DEM grubunda silah bırakıldığını ilan etsin" sözlerine İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan da yorum geldi.
Ekrem İmamoğlu, kamu lehine yeniden düzenlenmesi planlanan Süreyya Paşa Çarşısı için, Maltepe Belediyesi ve Boğaziçi Yönetim A.Ş. arasında imzalanan protokol töreninde yaptığı konuşmada Bahçeli'ye cevap verdi.
İmamoğlu "Bu memleketin kaderini etkileyecek hiçbir mevzusu asla ve asla bir kişinin iki dudağı arasında durmaz. Büyük meseleler; müzakereyle, ortak akılla, milli bir bakışla derlenip, toparlanır. Bu bağlamda yürünecek her yol, söylenecek her doğru söz, ortaya konacak her tutum ve tavır bizde saygı görür" ifadesini kullandı.
"Allah bu milleti ‘ben bilirimcilikten’ korusun"
İmamoğlu'nun açıklamasından önemli başlıklar şu şekilde:
“Şimdi tam da buradan; bu memleketin hiçbir konusu, bu memleketin hele hele kaderini etkileyecek hiçbir mevzusu, asla ve asla, öyle bir kişinin iki dudağı arasında durmaz. Bu memleketin bu büyük meseleleri veya bu memlekete ait her konu; samimiyetle, içtenlikle, her insanını koruyan bir anlayışla müzakereyle, ortak akılla, milli bir bakışla, her insanın o milli çatının altında toplayacak bir duruşla derleyip, toparlamayı gerektirir. Bu bağlamda yürünecek her yol, söylenecek her doğru söz, ortaya konacak her doğru tutum ve tavır, bizde saygı görür. Ama bu tüm kamusal işler, kamunun, toplumun, milletin geleceğini ilgilendiren önemli hususlarda iş birliğini, birlikte düşünmeyi, birlikte hareket etmeyi ortaya koymadığınız takdirde, o zaman bu milletin başına başka belalar açarsınız. Allah, bu milleti belalardan korusun. Ve bu milleti, ‘ben bilirimcilikten’ korusun.
"Bu yolculuktan bizi kimse vazgeçirmeyecek"
Bu milleti ortak akılla birlikte düşünmeye, her insanın fikrine, zihnine, düşüncesine, beklentisine, ‘Benim insanım benden ne istiyor? Onu nasıl sağlamalıyım? Niye mahcup duruyor köşesinde? Niye başı bükük? Niye boynu bükük? Niye suratı asık? Bir toplum niye kendini geride hissediyor? Bütün bunları düşünerek, Türkiye'nin bu güzel şanlı cumhuriyeti ve 786 bin kilometrekaresinin her milimetre karesinin, 86 milyon insanın, her insanının mutlu olduğu, huzurlu olduğu, ‘Ben bu toprakların eşit hissedarıyım kardeşim. Benim başım dik. Benim çocuğum çalışırsa, liyakatiyle işine girer. Benim evladım isterse, çok mücadele ederse, bu memleketin en tepesine kadar çıkan, her noktada çalışır, her noktada kazanır.’ duygusunu her insanına, her anneye, babaya verdiğimiz bir memleket var ederiz. Bizim yolumuz bu yolculuktur. Bu yolculuktan bizi kimse vazgeçiremeyecek. Bu yolculuk, büyük bir yolculuktur. Bu bağlamda işte bu duruş ve bu akıl, bu tür tavırlarla başlar.”

Yorumlar (0)
Henüz yorum yok. İlk yorumu siz yazın!
Yorum Yazın