Jeffrey ile Kalin, Suriye ve bölgeyi masaya yatirdi

PeyamaKurd - ABD’de Washington DC merkezli Atlantic Council’in internet üzerinden düzenlediği “İdlib’in ve Suriye’de yerinden edilmiş kişilerin geleceği” başlıklı panele Türkiye Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey ve ABD’nin Ankara Büyükelçisi David Satterfield katıldı.  

Programda, Türkiye’nin kendini hiçbir zaman Suriye’de BM liderliğindeki bir süreçten koparmadığına değinen Kalın, “Cenevre sürecinin öldüğü birçok kez dile getirildi. Öte yandan Astana sürecinin sahada birçok sonucu oldu, birçok ateşkese ve çatışmanın bitmesine yol açtı. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan NATO müttefiki ve uluslararası koalisyondaki mevkidaşları ile her zaman temas halinde” ifadesini kullandı. 

“Suriye’de çözüm sağlanmadan, inşa süreci olmayacak” 

Sözcü İbrahim Kalın, Suriye’de siyasi bir çözüm sağlanmadan yeniden inşa sürecine de girilmeyeceğini vurgulayarak şöyle konuştu: 

“Aynı zamanda, şu anki acil durum, mülteciler ve ülke içinde yerinden edilen kişiler için sahada daha büyük bir iş birliği gerektiriyor. Ortaklarımız ve müttefiklerimizden gelecek her türlü fikir ve öneriye açığız." 

Suriye’deki iç savaşın neredeyse 10’uncu yılına girdiğini belirten Kalın, “Suriye halkı, son dönemdeki birçok milletten daha çok acı çekti. Aramızdaki farklılıkları, kısa vadeli çıkarları ve küçük jeopolitik oyunları bir kenara bırakıp, Suriye halkını öncelik edinmeliyiz. Artık bunun zamanı geldi” sözlerine yer verdi. 

“ABD’nin pozisyonu açık, ateşkesi destekliyoruz” 

Programda konuşan James Jeffrey ise Rusya destekli Esad rejimi ve İran destekli güçlerin Türkiye’nin operasyonları sayesinde saldırılarını durdurmasından memnuniyet duyduklarını dile getirdi. 

Jeffrey, Esad rejiminin saldırıların devam edip etmeyeceğinin önümüzdeki süreçte önemli olacağına belirterek şunları ifade etti: 

“ABD’nin pozisyonu açıktır. Ateşkesi ve Türk ordusunun faaliyetlerini güçlü bir şekilde destekliyoruz. Türk kuvvetlerinin oradaki birçok terör grubuna da müdahale etmesinden memnunuz." 

Jeffrey açıklamalarında Türk ve BM yetkilileri ile görüştüğünü belirten Jeffrey, Suriye’nin kuzeybatısı için Türkiye’nin sınır noktalarının geçiş için kullanılabileceğini ancak Suriye’nin kuzeydoğusu ile ilgili sorunlarının devam ettiğini kaydetti. 

“Rusya, Irak ve Suriye geçişlerini durdurdu, sorun buralarda” 

DSG’nin kontrolündeki Rojava bölgesi ile ilgili Jeffrey, “Ruslar, (insani yardımlar için) Irak ile Suriye arasındaki geçişleri durdurdu ve çoğu sorunumuzun olduğu yerler buralar” dedi. 

Jeffrey, İdlib bölgesinde mahsur kalan 4 milyona yakın mültecinin uzun zamandır çektiği acının hayal edilemeyecek boyutta olduğunu belirterek şöyle konuştu: 

“Şimdi Kovid-19 bu durumu daha da kötü hale sokacak. Ancak şunu biliyoruz; durum ne kadar kötü olursa olsun neredeyse hiç kimse Esad rejimin kontrol ettiği bölgelere dönmek istemez. Oralardaki durum o kadar kötü ki insanlar oralara dönememek için her şeye katlanacaktır." 

Ayrıca konuşmalarında, Temmuzda BM Güvenlik Konseyi’nin Suriye’deki insani yardımlarla ilgili 2504 nolu kararının yenileneceğini hatırlatan Jeffrey, bu süreçte Rusya ile Türkiye’nin Barış Pınarı Harekatı alanı da dahil olmak üzere Suriye’ye çeşitli noktalardan insani yardımın girişini sağlamak için görüşme halinde olduklarını vurguladı.