Öcalan’dan Suriye ve açlik grevlerine iliskin açiklama

14 June 2019 21:49 0 görüntüleme
Öcalan’dan Suriye ve açlik grevlerine iliskin açiklama

PeyamaKurd - Asrın Hukuk Bürosu, İmralı’da tutuklu bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan ile yaptıkları görüşmede Öcalan’ın “Suriye’nin bütünlüğünü temsil etme gücüne kavuşmuş siyasi anlayışın önemine işaret ettiği, Türkiye ve Suriye’nin iç-dış politikalarının birbirine bağlı olup iç içe geçtiği ve birbirinden ayrı ele alınamayacağını değerlendirmektedir” sözlerine yer verdi 

Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeye ilişkin Asrın Hukuk Bürosu açıklamada bulundu.

Açıklamada Öcalan’ın, “Açlık grevlerinin söz konusu olabileceğini ancak temel mücadele yöntemi olarak benimsenmemesi gerektiği yönündeki vurgusunu yinelemiştir. Yaşatma siyaseti olarak tanımladığı kendi pozisyonunu, ölüme karşı yaşam savunusu olarak nitelemiş esas olanın yaşama ve yaşatma mücadelesi olduğunu belirtmiştir” dediği belirtildi.

Açıklamanın devamında ise şu ifadeler kullanıldı, "Asrın Hukuk Bürosu olarak 12 Haziran Çarşamba günü İmralı Ada Cezaevinde bulunan müvekkilimiz Sayın Abdullah Öcalan ile yasal hakları kapsamında bir görüşme gerçekleştirdik. Bu görüşmede Sayın Öcalan öncelikle açlık grevleri ve ölüm oruçlarını kendi çağrısı ile sonuçlandıran açlık grevi ve ölüm orucu eylemcilerine teşekkür ve selamlarını iletmiş; kendilerine ulaştırılmak üzere yazmış olduğu teşekkür mektubunu paylaşmıştır. Sayın Öcalan bu süreçte tavırlarını ortaya koyan tüm kurum ve kişilerin de tutumlarını çok değerli bulmuş, aynı şekilde selamlarını ve teşekkürlerini paylaşmıştır. Sayın Öcalan’ın eylemcilere hitaben yazmış olduğu mesajını açıklamamızın ekinde sunuyoruz”

Öte yandan Abdullah Öcalan'ın açlık grevi ve Suriye konusundaki mesajı ise şöyle: “Değerli Yoldaşlar;

İçine girmiş olduğunuz açlık grevi ve ölüm orucu sürecini benim önerim üzerine sonuçlandırmanızı; oldukça tarihi önemi ve anlamı olan bir tutum ve kendi başına yüksek bir değer olarak görüyor ve teşekkür ediyorum. Özellikle süreci en derinden yaşayan yoldaşların hızla bedenen, zihnen ve ruhen kendilerine özen ve bakım göstermesini diliyorum. Gereken eleştiri ve özeleştiri sürecinden alınan dersler temelinde başarı temenni ediyorum.

Şahsi inisiyatif doğrultusunda gelişen bu tavrın devlet odaklı tavır ve taviz olarak değerlendirilmemesini özenle belirtirim. Ama umudum ve sezgilerime dayanarak pozitif sonuç doğuracağına dair inancımı koruyorum. Bundan sonra bedenen, ruhen ve zihnen varoluş felsefesi temelinde gelişmenizi diler, daimi selam ve sevgilerimi sunarım.”